G i D i O
G i D i O
tirşe kapılar araladım
karanlığın ortasında
yalnızlaşmış bir kız uzak odalarında
tek memesi elinde çaresiz
emzirecek oğullar kızlar getirsene
yatağım soğudu buruştu içim
türküleri söylüyor
hızla geçtim kapıları
hüzün olmadık zamanda boğabilir insanı
becerisi elinde kalmış eski oyuncunun
peruktu saçı alnı tragedya artığı bir sahnede
ne söylese anlamsız oysa
Diyojen Karacasu’da değil miydi
nükleer gece olduğunda fıçıda
tiyatrolar kapandı be aptal
yalnızlık işte böyle zamanda bırakmaz insanı
tükürdüm denize belki bir arsız balık değer
soyunun son temsilcisi
genetiği değiştirildiğindendir yaşadığı
dedesini bizim bahçede vurdumdu geçen yaz
kallavi bir hamam böceğigillerden adı dilimi tırmalamasa
“öldürmek istemezdim – bıçak elimde”
bakmasaydım ekseni değiştirilmiş aya
yürüsene çayıra bir türkü söyle ya da
zaman sürtünecek az sonra yakalarına
her cezaya razıyım usta anlamadım ne kondu
sen hangi mahkemedendin yargısı yamuk
matematik bilemeyenler içindir tirşe kapılar
koridorlar karanlık mum yakın
nükleer bataryalar vurdu santralı
mum yakın mum yakın mum yakın
olmadık zamanda kopar kıyamet
besleyenlerini sever zebaniler en çok
Bedri Karayağmurlar 2009